Untold Festivali'ne gitmek için yola çıktığımda her şey olması gerektiği gibi akıyor: İstanbul'dan Bükreş'e uçarken havalimanında işlerimi hallediyorum. Bükreş'ten Cluj'a giden tren saatlerini kontrol ediyorum, bir gece treni var. Gece treninde yol alırken de hem işlerimi toparlarım hem de güzelce dinlenirim, hem de niyet ettiğim gibi defterimi önüme alıp zihnimden geçenleri yazarım kendimi biraz keşfederim, … Okumaya devam et Değişim Zamanı Geldi Hissi – 3: Boktan bir istasyonda yerli yerine oturmaya başlayan parçalar
Kategori: Genel
değişim zamanı geldi hissi -2: Teos’ta Başlayan Bir Kırılma
Bu yaz Teos'a olağandan çok daha az yolumu düşürebildiğim için, güzel denizime hasretim tavan yapınca, bir hafta sonu yakın bir kız arkadaşımla atlayıp Teos'a gidiyoruz. Deniz her zamanki gibi şahane, annemin sofraları her zamanki gibi leziz, bizim site eşrafıyla incir ağacı altı sohbetleri her zamanki gibi keyifli. Ben Amsterdam'dan çok eğlendiğim bir festivalden yeni dönmüşüm, … Okumaya devam et değişim zamanı geldi hissi -2: Teos’ta Başlayan Bir Kırılma
değişim zamanı geldi hissi – 1
Herkesin çok küçük yaşlarından beri zihninde olmak istediği kişiye ilişkin bir imge vardır ya, benimki seneler boyunca hep aynı oldu: İyi bir işi olan. Ajandası hep dolu. Özgür. İyi görünen. Renkli bir skalada geniş bir arkadaş çevresi olan. Çok seyahat eden. Renkli, hızlı ve maceralı bir hayat yaşayan kadın. Hep bunun için çalıştım. Kariyerimdeki yükselen … Okumaya devam et değişim zamanı geldi hissi – 1
Defterlerim arasında kendi geçmişime bir yolculuk: Bol kırmızı şarap, kahkaha ve gururla…
Ben kendimi bildim bileli hep elimin altında defterler oldu. Toplantılarda konuşulanları, zihnimden geçenleri, yapmak istediklerimi, hayallerimi, hissettiklerimi, düşündüklerimi, dinlediğim podcast'lerden okuduğum kitaplardan sevdiğim cümleleri hep yazdım. Bir konu hakkında ne zaman kafam karışsa veya ne yapacağımı bilemesem de önüme hep kağıt kalem alıp zihnimden geçen her şeyi sansürsüzce kağıda döktükten sonra netleştim hep. Son dönemlerde … Okumaya devam et Defterlerim arasında kendi geçmişime bir yolculuk: Bol kırmızı şarap, kahkaha ve gururla…
Yazın Son Demlerinde Teos & Samos
Dionysos’un oğlu Athamas tarafından kurulduğu düşünülen ve içinde Helenistik dönemin ünlü mimarı Hermogenes tarafından yapılan Dionysos Tapınağı'nın da bulunduğu Teos Antik Kenti'ne komşu yazlığımız benim yaz aylarındaki ana üslerimden biri oluyordu. İstanbul'da geçirdiğim uykusuz, hızlı, yoğun ve sağlıksız günlerle, Teos'ta geçirdiğim annemin yemekleriyle güzel beslendiğim, yüzdüğüm, doğa içinde vakit geçirdiğim ve bol bol kitap okuduğum ve uyuduğum … Okumaya devam et Yazın Son Demlerinde Teos & Samos
İstanbul’dan Notlar: Telezzüz, Machi, Feriye, Lelabbo, Affan Ocakbaşı, Tershane İstanbul…
Bugünlerde her ne kadar olağandan daha çok evde vakit geçirsem de, bu şehirde yaşamanın en büyük nimetlerinden birini; sonsuz sayıda mekan keşfi fırsatını pas geçmiyorum. Ve daha çok seyahat ettikçe daha çok kabul ediyorum ki; İstanbul bütün detayları ve süprizleriyle hala dünyanın en güzel şehirlerinden biri. Yaz tatillerinin bittiği bu günlerde, şehirde keşifler yapmak isterseniz; … Okumaya devam et İstanbul’dan Notlar: Telezzüz, Machi, Feriye, Lelabbo, Affan Ocakbaşı, Tershane İstanbul…
Sürekli İşlevsel Bir Şey Yapma Ansiyetemle Mücadelem ve İstanbul’da Verimsiz (?!) Bir Hafta
Bu farkındalığı bir günde yaşamadım ve bu kararı bir günde vermedim -bunla ilgili ayrı bir yazı, hatta belki bir yazı dizisi yazacağım- ama ben bütün zamanını işlevsel geçirme yönünde bir anksiyete geliştirmişim. İşlevsel bir şey yapmadığım her an kendimi oldukça huzursuz hissediyorum. Bana göre işlevsel bir şey yapmak, şirket iş listemdeki işleri yapıp üzerini çizmek … Okumaya devam et Sürekli İşlevsel Bir Şey Yapma Ansiyetemle Mücadelem ve İstanbul’da Verimsiz (?!) Bir Hafta
Burning Man Sonrası Arafta San Francisco Günleri
Burning Man'den San Francisco'ya dönerken yolda kendime Union Square civarında güzel bir otel ayarlıyorum. Memo beni otele bıraktığında, baştan aşağı kum içindeyim ve toplanırken de bir sürü eşyayı çöp poşetlerine tıkıştırmış durumdayım. Lüks otelimden içeri bu halde girip, "Rezervasyonum var." dediğimde resepsiyondaki kız evsiz olduğumdan emin, bana şüpheyle bakarak pasaportumu alıp, "Şurada biraz bekler misiniz?" … Okumaya devam et Burning Man Sonrası Arafta San Francisco Günleri
Burnıng Man’e Gitmeyi Düşünenler İçin İşe Yarar Bilgiler & Bilinmesi Gerekenler & Planlama
Burning Man'e katılıp taze bir "burner" olarak, bu yazıyı henüz hiç Burning Man'e gitmemiş ancak gitme fikri aklının bir kenarında gezinen "burgin"ler için yazıyorum. Evet, Burning Man'in kendine özgü bir lügatı ve terimleri de var. Nasıl planlanır, bütçesi nedir, neleri mutlaka bilmek lazım hepsi bu yazıda. Öncelikle gerçekten Burning Man bir müzik festivali değil. Gitmeden … Okumaya devam et Burnıng Man’e Gitmeyi Düşünenler İçin İşe Yarar Bilgiler & Bilinmesi Gerekenler & Planlama
Burning Man Günlükleri – 6: Yer Yerin Ateşe Verildiği Son İki Gün
Burning Man alanına giriş yaptığımın tam birinci haftasında, cumartesi sabahı şişme yatağımda ilk defa gerçekten çok iyi bir uyku çekmiş olarak uyandığımda "İnsan ne kadar garip bir varlık, adaptasyona ne kadar müsait." diye düşünüyorum. Çünkü ilk günlerde bana konforsuz ve tuhaf gelen her şeye bu bir haftalık sürede alışmış durumdayım. Çadırda şişme yatakta uyumaya, tuvalete … Okumaya devam et Burning Man Günlükleri – 6: Yer Yerin Ateşe Verildiği Son İki Gün
