Bundan bir yıl önce Isle of Escape için Göcek’e gittiğimizde ve kiraladığımız villada geçirdiğimiz saatlerde de en az festivaldeki kadar eğlendiğimizde ortaya atmıştık “Modern Altın Günü” konseptini. Altın almak yerine, ekipteki herkes sırayla böyle bir villa kiralayıp, gerekli her şeyi ayarlayıp diğerlerine haber verecekti. Böylelikle ayda bir kere şahane bir villada toplanmış olacaktık.
Bu fikri hep birlikte hayata geçirmemiz mümkün olmasa da; seyahat konusunda her zaman çok istekli ve hazır olan Aslıpan ile ben bunu festivaller bazında yapmaya başladık. Eşitsizlik olmasın diye de Splitwise üzerinden “Altın Günü” isimli bir proje oluşturduk. Kim ne harcarsa oraya girmeye başladı. Splitwise kullanmak, hayatımızdan hesap bölüşmeleri, sen onu ödedin ben bunu ödeyeyimleri, aynı etkinliğe ayrı ayrı iki kişinin bilet almalarını, hesap kitap yapmayı -yani gereksiz zaman kaybı yaratan her şeyi – tamamen çıkarttı. Her ikimiz de diğerimizin neyi sevip sevmeyeceğini çok iyi bildiğimizden, hızlıca gereken organizasyonları ve ödemeleri yapıp, Splitwise’a eklemeye başladık. Ortak bir bütçe yarattık ve hız kazandık. Ardı ardına etkinlikleri dizmeye başladık. Splitwise ve Altın Günü Konsepti kesinlikle 2023 yılında yaptığımız en güzel şeylerden biri.
Benim uykusuz takıldığım klasik gecelerden birinde karşıma Authentica‘nın Tunus’ta organize ettiği bir festivalin çıkması ve benim Altın Günü konseptimiz kapsamında bu etkinliğe bilet almamla Tunus bizim istikametlerimiz arasına eklendi. Elektronik müzik festivali için Tunus’a gitmek kulağa ironik geliyor olabilir; ama İstanbul’da bugüne kadar gittiğim bütün etkinliklerden çok daha iyi olduğunu hiç tereddütsüz söyleyebilirim. Bu festivalden ayrıca detaylı olarak bahsedeceğim.
Elbette Tunus’a festival için gitmişken ülkeyi de baştan sona katetmeden dönmemiz düşünülemezdi.
Neden Gitmeli? Ne Beklemeli?
Vizesiz gidebileceğiniz ve size gerçekten birbirinden çok farklı konseptleri bir arada sunabilecek bir ülke Tunus. Çöl gezisi, deniz tatili, gece hayatı, etnik esintiler… Nouveleair ile oldukça uygun fiyatlı gidiş dönüş uçak bileti de alabilirsiniz.
Ülke ile aynı adı taşıyan başkent Tunus, bugüne kadar gezdiğim diğer Afrika ülkeleri Mısır ve Fas‘tan çok bariz bir şekilde gece hayatı ve son derece modern mekanları ile ayrışıyor. Çok tarz, çok güzel barlar, gayet cüretkar giyinmiş kadınlar ve yakışıklı adamlarla canlı bir gece hayatı sunuyor.
İlk gecemizde dışarı çıktıktan sonra otel odasına döndüğümüzde “Ya gece dışarı çıkınca yakışıklı adam görmeyi özlemişiz.” dedik. Uzun boyları, biçimli yüzleri ile Fransız Arap melezi çok güzel adamlar var ortalıkta.
Ülkenin geri kalanında erkekler ve gece hayatı için aynı şeyi söyleyemem.
Daha önce iki kere çöle gitmiştim: Merzouga -ilk çöl deneyimim- hala hiçliğin ortasında olma deneyimi ile diğerlerinden ayrılıyor ve başka bir gezegende gibi hisettiren Wadi Rum. Tunus’taki Tozeur, bunların ikisinden de farklı olarak inanılmaz çok etkinlik sunan bir çöl. Bir kere vaha bolluğu ile ayrışıp öne çıkıyor. Vaha diye bir şeyin gerçekten olabileceğini ben burada deneyimledim. Ayrıca nice film seti, tuz gölü ve çöl safarileri ile hayatınızın muhteşem deneyimlerine dönüşecek etkinlik seçenekleri sunuyor.
Deniz tatili için de çok tercih edilen bir ülke Tunus. Ancak sıcak ve tuzlu denizi ile bana çok hitap etmedi, öyle çok aklımı başımdan almadı. Yine de ülkenin turistik olarak en öne çıkan bölgeleri deniz kenarları.
Tarihe meraklıysanız, vakti zamanında Roma İmparatorluğu’na kafa tutan Kartaca’nın evi olsa da, geriye kalan sağlam çok az şey. Tarihi bir şeyler gezebilirsiniz, ancak odağınız buysa sizi çok doyurmaz.
(Bütün bu bölgelerden detaylı olarak bahsedeceğim, bunu bir giriş genel bilgisi olarak kabul edin.)
Gitmeden Bilmeniz Gerekenler:
1- Tunus’un para birimi dinar ve ben bu yazıyı yazarken 1 Tunus dinarı 8,75 TL. Para birimleri bizimkinden daha değerli olduğu için Mısır kadar ucuz bir ülke beklememeniz lazım. Biz Mısır’da geçirdiğimiz ile eşit sayıda gün geçirdik Tunus’ta. Mısır’da ülke içinde yalnız özel araçla transfer ve uçak kullanmamıza veTunus’ta uzun mesafeleri tren ve otobüs gibi ucuz versiyonlarla yapmamıza rağmen, toplamda Mısır’da harcadığımızın tam iki katı kadar para harcadık.
Yine de hala bira, kokteyl ve yemek fiyatları İstanbul’da olduğundan çok daha ucuz. Tunus’ta bir hafta geçirmek, Türkiye’nin Ege sahillerinde bir hafta tatil yapmaktan da daha ucuza geliyor.
2- İç hatlarda çok fazla uçuş yok. Örneğin Tunus – Tozuer arası yalnız bir gün uçak var. Ülkenin çoğunda ödemeyi yapmaya hazır olsanız da, özel bir transfer aracı ayarlayamıyorsunuz. Otobüs ve trenler oldukça eski, yetersiz klimalı ve oldukça zor koşullarda seyahat ediyorsunuz. Dolayısıyla ülkeyi baştan başa gezeceğim derseniz ya uçak günlerine uygun bir planlama yapmamız ya da biraz konforsuz seyahate hazırlıklı olmanız lazım.
3- Türk dizileri Tunus’ta inanılmaz popüler. Bir çok genç kız dizilerden Türkçe öğrenmiş, müthiş güzel Türkçe konuşuyorlar. Dolayısıyla Tunus’ta Türk olmak ve Türkçe konuşmak popülerlik sağlayan bir şey. Videonuzu çekmek istiyorlar, birlikte fotoğraf çekilmek istiyorlar, sizinle Türkçe konuşmak istiyorlar…
4- Genel olarak mutluluk düzeyi yüksek bir ülke. Sıcağın altında ocağın başında ekmek pişiren adam şakalar yapıp flört ediyor, otobüste tanıştığınız bir adam size soğuk su alıp getiriyor, kadınlar mutlu mutlu sorularınıza cevap veriyor… Gecenin bir yarısı bizi uzun bir yolda taşıyan şoförün bütün gece kendi kendine müzikler açıp inanılmaz eğlenerek dans etmesini izlemeye doyamadığımız için uykusuz kaldığımız bir gece oldu.
Mutlu insanların arasında hiç bir zaman güvensiz hissetmiyorsunuz. Sadece herkes İngilizce bilmiyor, Arapça ve Fransızca bilmiyorsanız derdinizi anlatamadığınız, yanlış anlaştığınız çok zaman olacaktır. Bunlar sizi yorabilir, ancak hiç tehlikede hissetmeyeceksinizdir.
5- Tunus’ta hava yazın çok sıcak. İstanbul’da ve hatta Adana’daki çok sıcak diye yakınılan sıcaktan daha sıcak. Ben sıcağa dayanıklı, İstanbul’da bir kere bile sıcaktan yakınmamış biri olarak, Tunus’ta sokaktaki fıskiyeye atladığım, kafamdan aşağı şişeden su döktüğüm, çaresizce klimalı yer aradığım çok oldu. Sıcağa dayanaklı değilseniz gideceğiniz tarihi doğru seçin.
6- Genel olarak seyahatlerde lokal tavsiyesi dinlemek her zaman desteklediğim bir şeydir; ancak Tunus için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Genel olarak hep deniz kenarı kısımları tavsiye ediyorlar, ancak bu deniz kenarı kasabalar bizim Ege sahillerimizin yanında o kadar da matah değiller. Aynı şekilde mutlaka şu bölgede konaklamalısınız dedikleri yerler, hiç konaklamaya değmeyecek yarım günde gezilip bitirilebilecek yerler. Bu yüzden orada yaşayan birinin tavsiyesine araştırmadan uymayın, size asıl sıradışı gelebilecek çöl, eski şehir merkezleri gibi deneyimleri pas geçmeyin.
7- Tunuslu kadınlar çocukları olmadan hiç bir yere gitmiyorlar. Bu yüzden akşam yemeklerinde, restoranlarda bol bol şımarık çocuk sesine hazırlıklı olun. Şık ve lüks “date night” konseptli yerler için bile geçerli bu.
8- Her yemeğin içinde yumurta ve ton balığı var. Vegansanız zorlanabilirsiniz. Ben yumurta yemeyen biri olarak, salata veya deniz ürünlü yemekler söylediğimde bile içinden sürekli yumurta çıkması sürprizi yaşadım. Aslıpan yumurta sevenlerden olmasına rağmen, seyahatin ortasında “Yeter artık ya, yumurtasız bir şey yok mu?” demeye başladı. Yollardaki büfelerde bile sacların ortasında müthiş lezzetli pita ekmekler yapıyorlar. Çok çaresiz kaldığım bir anda ben o ekmeğin içine patates kızartması, acı sos harissa ve yeşillik koydurup yedim – muazzam lezzetliydi. Hazırlayan adam yüz kere teklif etmesine rağmen, içine ton balığı ve yumurta koydurmama o kadar şaşırdı ki! Bir de yediğiniz etlerin çoğunun deve eti olduğunu bilin. Develerin doğadaki en sağlıklı en faydalı kansere bile deva bitkileri bulup yediğine, o yüzden deve etinin çok faydalı olduğuna inanıyorlar.
Bana bazen “Gideyim mi? Gitmeye değer mi?” gibi sorular soruyorsunuz. Çok yakından tanımadığım kişilere böyle bir tavsiye vermek çok riskli. Beş yıldızlı otel konforu arıyorsanız gitmeniz gereken yer başka, macera arıyorsanız gitmeniz gereken yer başka. Yine de özetle şunu söyleyebilirim, Avrupa seyahatlerini yapıp bitirdiyseniz, gittiğinizde hep aynılık hissi veriyorsa, şaşırmak, macera yaşamak, gerçekten değişik bir şeyler deneyimlemek istiyorsanız Tunus’u gerçekten tavsiye ederim.
Benim gibi deneyimli bir gezgin için bile zor koşullar içeren bir seyahatti, döndüğümde birkaç gün kendime gelemedim. Yine de deneyimlediğim için çok minnettar olduğum bir hafta verdi bana Tunus.
Keşfederek kalın!
Bir Doz Minik Güzel Şey 
“TUNUS -1 : BİZ NEDEN GİTTİK? NE BEKLEMELİ? VE GİTMEDEN BİLMENİZ GEREKENLER” üzerine 3 yorum